Ülseratif Kolit ve bağırsak hastalıkları

Dışkı Nakli Yaygınlaşıyor

0 121

Mideniz rahatsız, akşam yemeğinin üzerinden saatler geçmesine rağmen şişkinliğiniz geçmiyor mu? Kronik hazımsızlık veya ishal gibi sorunlar yaşıyor, suçu yediğiniz yemeklerde arıyor ve sorunu ne yeseniz çözemiyor musunuz? Bağırsaklarınızla ilgili geçmek bilmeyen şikâyetlerin kaynağı, bazen beşinci dilim baklavanın veya aşırı acılı bir kebabın çok daha ötesinde olabilir. Ve çözüm de, ‘dışkı nakli’nde olabilir.

DIŞKI NAKLİ NEDİR?

‘Dışkı (gaita) nakli’, ülseratif kolit veya iltihaplı kolon gibi bağırsak hastalıklarından mustarip kişilerin hem yurtdışında hem de Türkiye’de son dönemde giderek daha sık başvurduğu bir tedavi yöntemi. Literatürdeki tıbbi adı, ‘fekal mikrobiyota transplantasyonu (FMT)’.

Sağlıklı bir insanda alınan dışkının, bağırsak enfeksiyonu olan hastanın bağırsağına nakledilmesi anlamına geliyor. Hedef, hastanın bağırsaklarına nakledilen dışkı sayesinde sağlıklı floranın ‘yeşermesi’ ve hastalığa yol açan mikropların, özellikle de tekrarlayan bağırsak hastalıklarının kökeninde yatam ‘ Clostridium difficile (C.diff) ortadan kaldırılması.

MODELİ OLUŞTURULDU

Dışkı nakli konusunda yapılan yeni bir araştırma ise bu yöntemin başarısının artırılması ve hatta sonucun kesinleşmesi için gerekli koşulları ortaya koydu. MIT ve Harvard üniversitelerinde, dışkı nakli yapılan 20 hastanın katıldığı araştırmada, bu yöntemin hangi koşullarda daha başarılı olduğu incelendi; donördeki, hastadaki ve çevredeki bakterilerin operasyon sonrasında nasıl etkileşime geçtiği, sayılarının neye göre artıp azaldığı analiz edilerek bir model oluşturuldu. Araştırmacılar, bu modelle başka metabolizma hastalıklarının tedavisinde de ilerleme kaydedilebileceğini söyledi.

NASIL YAPILIYOR?

Bu tedavi yöntemi, sağlıklı bir insanın dışkısındaki mikrobiyotanın lavman, kolonoskopi, nazo-gastrik veya nazo-duodenal tüpler aracılığıyla, hastanın kalın bağırsaklarına tek veya birkaç defada verilmesi suretiyle gerçekleştiriliyor. En kolay olanının lavman olduğu belirtiliyor. Mikrobiyota çoğu zaman hastanın bir akrabasından temin ediliyor ama bu şart değil. Önemli olan, vericinin bağırsaklarında başta C. difficile olmak üzere patojen bakteri ve parazitlerin bulunmaması.

Bugün 38 yaşında olan Avustralyalı üç çocuk annesi Kerryn Barnett, iki yıl önce dışkı nakliyle hayata döndü. Barnett, gastroparezi adı verilen nadir bir hastalığa yakalanmıştı. Midesindeki sinir ve kaslar çalışmıyor, sadece sıvıyla besleniyor ve alması gereken beş ilacı yutar yutmaz kusuyordu. Hastalık bağırsaklarına yayılmıştı. Beş ayda 15 kilo vererek 44 kiloya düştü. Bir doktor, ince bağırsağını doğrudan rektumuna bağlayarak, yani kalın bağırsağının alınması gerektiğini söyleyerek, geri dönüşü olmayan bir ameliyat önerdi. Bu yöntemi seçseydi, hayat boyu enfeksiyon riskiyle yaşayacaktı. Bir diğer doktor ise bunun yerine dışkı nakli önerdi.

HAYATA BU YOLLA DÖNDÜ

Barnett, sigorta şirketinin bu yöntemi karşılamayı reddetmesiyle haberlere de konu olmuştu. Sonuçta, bir donörden alınan yarım kilo dışkı bağırsaklarına yerleştirildi, ardından 10 gün boyunca lavman tedavisi gördü. Barnett Daily Mail ile söyleşisinde, hayatının anlatamayacağı kadar iyileştiğini söyledi: “Biraz daha hayatta kalabilme umuduyla olabilecek her şeyi denemeyi istiyorsunuz. Hayatımın son üç yılında umudumu kaybettiğim çok dönem oldu. Bu prosedürü uygulayınca gördüğüm yarar ise çok büyüktü.

Kaynak: https://www.gazeteduvar.com.tr/saglik/2018/02/19/sikintinizin-cozumu-diski-nakli-olabilir/

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.